MİLLETVEKİLİ EROL: MECSİDE YÖNELİK GELİŞEN TARTIŞMALAR HAKKINDA AÇIKLAMALARDA BULUNDU

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Tunceli Munzur Gözeleri’nde Mayıs 2025’te yapılan mescide yönelik gelişen tartışmalar hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Erol, Tunceli ve halkı hakkında oluşan olumsuz algılara karşı durarak, Alevi inancının temel değerlerine vurgu yaptı.

“Son günlerde Munzur Gözeleri’nde yapılan mescide yönelik yanlış ve anlamsız tepkilerle, Tunceli ve Tuncelilerle ilgili kamuoyunda istenmeyen algılar oluşturulmaktadır”

diyen Erol, 26. dönem Tunceli, 27. ve 28. dönem Elazığ Milletvekili olarak bu açıklamayı yapmak zorunda kaldığını söyledi.

“Alevilik; hoşgörü, saygı ve adalet üzerine kurulu bir inanç”

Erol,

“Alevilik, yüzyıllardır sadece kendi haklarını değil, tüm inançlara ve düşüncelere saygı gösteren bir topluluktur. Hünkar Hacı Bektaşi Veli’nin ‘İncinsen de incitme’ sözü bu anlayışın temelidir”

diyerek, Yunus Emre, Nesimi ve Hallacı Mansur’un da hoşgörü ve insan sevgisini öğütleyen sözlerine dikkat çekti.

“Mescide tepkiler Alevilik değerleriyle bağdaşmıyor”

Erol, Munzur Gözeleri’nde, afet konutları için yapılan mescidin köy halkı tarafından da kullanıldığını belirterek,

“Mescide yönelik bu tepkiler Alevilik inancının hiçbir değeriyle örtüşmemektedir” ifadelerini kullandı.

“Tunceli’nin sorunlarına odaklanalım”

Erol,

“Tunceli’nin güncel sorunları, deprem tedbirleri ve doğanın korunması önceliğimiz olmalı. Munzur ve Pülümür Vadileri’nin 1’inci Derece SİT alanı olarak korunması için çalışmalar sürüyor. Bu konuda duyarlılık artmalı” dedi.

“Tunceli, özgürlüklerin ve çoğulculuğun şehridir”

Açıklamasını

“Tunceli özgürlükler ve cumhuriyet şehridir. İdeolojik saplantılarla bölgenin tartışılmasına izin verilmemeli”

diyerek sürdüren Erol, Tunceli halkına birlik çağrısında bulundu.

“Aleviliği ve Alevileri temsil yetkisi ve misyonuna sahip değilsiniz”

Milletvekili Gürsel Erol açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi;

 “Bu kadar yüce bir inancın anlamsız tartışmalardan ve tepkilerden dolayı yanlış anlaşılmasına sebep olanların tavırlarını doğru bulmadığımı ifade ederim. Yaşadığımız süreçte cemevlerinin ibadethane olması, Alevilik inancının anayasal güvence altına alınması talep edilirken, dedelerimizin cemevlerini ‘’Allah’ın evi’’ olarak tanımlarken,  her yıl yüzbinlerce farklı inanca ve yaşam biçimine mensup insanın ziyaret ettiği Munzur Gözeleri’nde,  ziyaret esnasında ibadetini yerine getirmek isteyen insanlar için gözelere uzak bir yerde yapılmış olan mescide karşı çıkmak Alevi inancının hiçbir değeri ile örtüşmemektedir. Bu tepkiyi verenlere çağrım; sizler demokratik kitle örgütlerisiniz. Aleviliği ve Alevileri temsil yetkisi ve misyonuna sahip değilsiniz.”

“Önceliğiniz Tunceli’nin güncel sorunları olmalı”

“Önceliğiniz Tunceli’nin güncel sorunlarının çözümüne dair öneriler geliştirmek, beklenen olası Tunceli depremine yönelik alınması gereken tedbirlere ilişkin kamuoyu oluşturmak, Tunceli’nin deprem dirençli kent haline getirilmesi için yapılması gereken çalışmalara katkı vermektir. Munzur Vadisi 1’inci Derece SİT alanından 2’nci Derece SİT’e çevrildiğinde birileri buna arkasını dönüp basın açıklaması ile yetinirken Tunceli’nin duyarlı insanlarının uyarıları ve yönlendirmeleri ile yaptığımız görüşmeler ile Tunceli ve Pülümür Vadisi tekrar 1’inci Derece SİT Alanına çevrilmiştir. Sizlerden beklentimiz; 1’inci Derece SİT Alanına çevrilen Munzur ve Pülümür Vadisi’nde doğanın korunması, Munzur’un temiz tutulmasına yönelik alınması gereken tedbirlerle ilgili duyarlılığınızı arttırmanız, Tunceli’nin doğasının korunmasına ve deprem dirençli bir kent haline getirilmesine yönelik kamu yatırımları için projeler geliştirilmesi ve bunlara yönelik ortak çalışma yapmamızdır. İnançsal farklılıklara üzerinden tartışılan bir Tunceli değil; doğası, yaşam biçimi, çoğulculuğu ve özgürlük anlayışı ile Tunceli’yi örnek bir kent yapmak herkes için öncelikli bir sorumluluk olmalıdır. Bu açıklama ile birlikte yine ideolojik saplantısı olan bazı çevrelerce hedef alınacağımı bildiğim halde Tunceli halkına çağrımdır, artık her konunun bu saplantılı çevre tarafından dönüştürülmesine izin vermeyin. Azınlığın baskıcılığı çoğunluğun suskunluğunu sağlamasın. Tunceli özgürlükler ve cumhuriyet şehridir. Saygılarımla…”