"CHP" 39. Olağan Elazığ İl Kongresi, bugün yoğun katılımla gerçekleşti

Cumhuriyet Halk Partisi ( CHP), 39. Olağan Elazığ İl Kongresi, bugün yoğun katılımla gerçekleşti.

Düzenlenen kongreye CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, CHP İl Başkanı Av. Onur Özkan, CHP İl Başkan Adayı Çağlar Duran, CHP Eski İl Başkanları, delegeler, parti üyeleri katıldı.

Elazığ Belediyesi Bünyamin Eroğlu Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen kongrede söz alan CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, önemli açıklamalarda bulundu.

“Cumhuriyet Halk Partisi’nin milliyetçiliğinin ta kendisidir Elazığ”

Cumhuriyet Halk Partisi Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, 39. Elazığ İl Kongresinin hayırlı olması temennisinde bulunarak, Elazığ’ın milliyetçi bir kent olduğunun altını çizdi.

Milletvekili Erol,

“39. Elazığ İl Kongremiz hayırlı olsun. Tabi Cumhuriyet Halk Partisi’nin kongresinde selam göndereceğimiz yerler de var. Cumhuriyet Halk Partililerinin olduğu yerde ilk selam kime gider? Mustafa Kemal Atatürk’e gider. Selam olsun Mustafa Kemal Atatürk’e. Yine selam kime gider partimizin genel başkanlığını yapmış bedel ödemiş genel başkanlarımıza İsmet İnönü’ye, Bülent Ecevit’e, Deniz Baykal’a, Hikmet Çetin’e, Altay Ölmen’e, Kemal Kılıçdaroğlu’na selamlar olsun Elazığ’dan. Elazığ eski Elazığ değil. Eskiden Cumhuriyet Halk Partisi dediğin zaman insanların farklı bir bakış açısıyla yaklaştığı, CHP denildiği zaman insanların güven duymadığı, CHP’de siyaset yapmak için insanların hiçbir gerekçesinin olmadığı ve burada insanların CHP ile ilgili algısının çok farklı olduğu kentti. Elazığ, Türkiye’nin en muhafazakar ve milliyetçi kentlerinden birisidir ama Elazığ’ın muhafazakarlığı radikal bir din anlayışından gelen bir muhafazakarlık değildir, muhafazakarlığı geleneklerine kültürüne bağlılıktan gelen bir muhafazakarlıktır. Elazığ milliyetçi bir kenttir, Elazığ milliyetçiliği kafatası milliyetçiliği değil ulusal milliyetçiliği, vatanın bölünmez bütünlüğünü savunan milletin birliğin ve beraberliğinin yanında olan bir milliyetçiliktir aslında Cumhuriyet Halk Partisi’nin milliyetçiliğinin ta kendisidir Elazığ” dedi.

“Onur yoldaşıma kardeşime canı gönülden teşekkür ederim”

Cumhuriyet Halk Partisi Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, CHP Elazığ İl Başkanlığı görevini yürüten Av. Onur Özkan’a emeklerinden ötürü teşekkür etti.

Erol;

“Öncelikle eski il başkanımıza Onur yoldaşıma kardeşime canı gönülden teşekkür ederim. Görev yaptığımız süre içerisinde ne beni ne de partimi mahcup edecek hiçbir davranışı olmamıştır. Örgütün dışında bireysel kararlarıyla bir yönetim anlayışı sergilememiştir. Hem yerel seçim sürecinde hem de sonrasında uyum içinde birlikte çalıştık, emek verdi gayret gösterdi Deniz’ini ihmal etti ama partisine sahip çıktı. Ben canı gönülden Onur Başkanımıza teşekkür ederim. Bu bir görev değişimi. Süreci hatırlayalım. Geçen kongrede Çağlar Duran’ı il başkanı seçtik bir yönetim kurulu seçildi o kongrede aslında benim istemediğim bazı davranışlardan dolayı da birçok arkadaşımıza haksızlıklar yapıldı. O haksızlıkları da bu kongrede gidereceğiz” dedi.

“Cumhuriyet Halk Partisinden Elazığ’da belediye başkanlığına başvuru eden hiç kimse olmadı”

Milletvekili Gürsel Erol, Elazığ’da belediye başkanlığı seçimlerinde aday yapan kimsenin olmadığını vurgularken, Coşkun Çağlar Duran’ın aday olmasının doğru bulmadığını da ifade etti.

Gürsel Erol;

“Belediye seçimlerinde hep bir kanaat vardır ya Elazığ’da CHP’den olmaz seçilemez diye bunu bir kırabilsek zaten mesela orada. Belediye başkanlığına aday bulamadık. Yani Cumhuriyet Halk Partisinden Elazığ’da belediye başkanlığına başvuru eden hiç kimse olmadı dolayısıyla bu görev il başkanına düşer. Eğer bir yerde aday yoksa doğal olarak görev il başkanına düşer. İl bakanımıza rica ettik dedik ki bu süreçte partimizi adaysız bırakamayız yani CHP’nin belediyeyi almada her ne kadar kamuoyunda bir algı yoksa da ama biz belediye başkanlığına aday çıkararak bu dönem benim tahminlerime göre 7 ile 9 arasında belediye meclis üyesi seçme şansımız vardı. Enazından belediye başkan adayı çıkarıp belediye meclisini temsil anlamında bir kampanya yürütelim diye il başkanımızdan rica ettik ve Çağlar Başkanımız aday oldu. Elazığ şartlarında gecesini gündüzüne katarak seçim sürecinde yapılması gereken her şeyi yaptı ve il başkanlığından istifa edince yeni bir il başkanına ihtiyaç durduk iki isim üzerinde durduk. Birisi Çağrı Uçar ikincisi ise Onur Bey üzerinde durduk ve il başkanımız Çağlar Bey, Onur Bey’in örgütle bağın daha iyi olabileceği üzerindeki önerisi üzerine Onur arkadaşımızı İl Başkanı yaptık. İkisi de iyi bir dost geçmişten gelen dostlukları var. Bu bir süreç. Süreç yürüdü daha sonra Çağlar beyin belediye seçiminden sonra il başkanı durumu gündeme geldiğinde dedim ki Çağlar doğru değildir. Yani bir il başkanı senden sonra seçilmiştir kongreye kadar il başkanıyla devam edeceğiz. Yani sen fedakârlık yaptın özveride bulundun aday oldun ama bu sürecin böyle gitmesi gerekiyor. Günü geldiğinde geçen kongrede nasıl yaptıysak adaylıkları değerlendireceğiz kongre salonunda önce kendi aramızda değerlendirmeleri yaparak tek aday gideceğiz. Geçen kongrede de eski il başkanlarımızı, ilçe başkanlarımızı, disiplin kurulumuzu, mevcut yönetim kurulu üyelerimizi toplayarak aday tespiti yaptık inanın Türkiye’nin hiçbir yerinde bu kadar demokratik bir aday tespiti yapılmadı. Biz kongre salonuna gelmeden kendi içimizde çözelim dedim. İki adayımız çıktı. Onur Özkan beyin il başkanlığından gelmesinden kaynaklı olarak yeniden aday olması onun en demokratik hakkıdır, Çağlar bey yine eski il başkanı olarak talep açıyorum dedi Mahmut Okçuoğlu talep açtı. Mahmut Okçuoğlu sonra toplantının yapıldığı gün il başkanlığından çekildiğini ve yönetimde olmasının daha doğru olduğunu ifade ederek adaylıktan çekildi. Yaptığımız değerlendirmede Çağlar arkadaşımızın örgütümüzün ortak iradesiyle il başkanı adaylığı süreci tamamlandı hepimiz için hayırlı olsun, doğrusu bu. Bir milletvekili hem yönetimde hem ilçe başkanlarımız hem eski il başkanlarımız burada hepimiz buradayız ben bir tek kişiye bu aday tespiti yapılacağı sistem ve yöntemle ilgili bir tek kişiyle şöyle davranın demedim. Çünkü ben örgütümün birlikteliğine gücüne inanan birisiyim, örgütüm kimi tercih ederse onunla çalışacağız” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, seçimlerde Elazığ’da ittifak dışımda 30 yıllık süreçte belediye meclis üyesi, il genel meclis üyesi seçilmediğine vurgu yaparken en son yapılan seçimlerde ise 6 tane belediye meclis üyesi çıkardıklarının altını çizdi.

Erol;

“Belediye seçimlerinde en son belediye meclis üyemiz merkezde 1994 yerel seçimlerinde Halis Yerlikaya’nın adaylığında 4 belediye meclis üyesi geçildi. 1994-2024 yani biz bu 30 yıllık süreç içerisinde Elazığ’dan geçen dönem İYİ Parti ile ittifakımızı saymıyoruz 1 tane belediye meclis üyesi seçememişiz, 1 tane il genel meclisi üyesi seçememişiz, 20 ilçede de 1 tane bile meclis üyemiz yok aslında bu bir enkaz. Yani düşünün 20 belediye var ama 1 tane meclis üyeniz yok, merkezde en son 1994 yılında belediye meclis üyesi seçmişsiniz. Ben bu seçimde 7 ile 9 arasında belediye meclis üyesi seçeceğim dediğimde 3. ve 4. sıradaki arkadaşlarımız sırasını beğenmediler haklılar, seçilmeme ihtimalleri vardı ama ben ikna ettim dedim ki biz en az 7 tane belediye meclis üyesi seçeceğiz. Sonuçta da şehir merkezinde 6 tane belediye meclis üyemiz toplamda da 3 tane il genel meclisi üyemiz seçildi.

“Türkiye Cumhuriyeti’nin siyaset tarihinde böyle bir artış yok”

Milletvekili Gürsel Erol, geleneksel oy kullanımından ötürü Elazığ’da CHP’ye oy verilmediğini ifade ederken vatandaşların gönüllerine dokunmaya devam edeceklerini ifade etti. Erol, Yasemin Açık’ın bağımsız aday olması nedeniyle 2 milletvekilinin garanti olduğunu vurguladı.

Yeni iddiasından bahseden Milletvekili Gürsel Erol;

“Bu tabiki yeterli değil ama toplumlarda siyasi değişimler birden bire olmuyor. Çünkü uzun yıllara dayalı geleneksel oy kullanma davranışları var insanların eli gitmiyor. Ben Palu’ya, Kovancılar’a birçok ilçeye gittiğimde mahalleleri gezdiğimde birçok vatandaş, hacı amcalar diyor ki sana oy verecektik ama sandığa gidince elimiz gitmedi. Aslında oy vermek istiyor ama kafasındaki CHP ordusundan dolayı eli gitmiyor onun o şekilde düşünebilmesi bile bir aşamadır. Bende diyorum ki senin canın sağolsun sen bizi gönlüne almışsın o oydan daha kıymetli diyorum. Çünkü o insanları kazanmakta önemli, insanları kazanmadan oyunu alamazsınız. Biz milletvekilliği seçimini yaklaşık 7 veya 8 bin oyla kaybettik ikincisini. Eğer bağımsız adaylık olmasaydı Yasemin Açık bağımsız aday olmasıydı ondan önceki yaptığımız anketlerde 2 milletvekili garantiydi, AK Parti’nin yaptıklarında da 2 milletvekili garantiydi. Ama Yasemin Hanım’ın adaylığı bize gelebilecek Elazığ merkez ailelerinden 20 bin oyun gelmesini engelledi. Şimdi benim Elazığ’daki iddiam şu hepinize canı gönülden teşekkür ederim, en kötü günde bana dostluk yol arkadaşlığı yaptınız. Bizim buraya gönderilirken kazanma şansı yok zaten Elazığ’dan seçilmez denildiği ortamda ama Elazığ örgütü bize kucak açtı ve seçildik ve oylarımızı geldiğimiz günden bugüne yüzde 400 artırdık. Türkiye Cumhuriyeti’nin siyaset tarihinde böyle bir artış yok. Yani 18 binden 78 bine 5 yıl içinde bir oy artışı siyasi tarihimizde yok. Bu yalnızca benim başarım değil hepimizin başarısı ben sizi temsilen siyaset yaptığım için ön planda ben varım. Hiç kimse tek başına bir şey değildir arkadaşında yoldaşları, arkadaşları varsa bir şeydir bu anlamda ben bana yoldaşlık, arkadaşlık yaptığınız için teşekkür ederim. Önümüzdeki dönem iddiamız iktidar olmak istiyorsak, CHP iktidar olmak istiyorsa Elazığ gibi Anadolu şehirlerde sahanın güçlü olduğu şehirlerde milletvekili sayımızı artırmak” dedi.

“Tüm gayretim CHP’nin oylarını geleneksel hale getirip her dönem CHP’nin Elazığ’dan milletvekili olmasını sağlamak”

Erol, Elazığ’da geleneksel olarak her dönem CHP’den milletvekili çıkarma gayesi içinde olduklarını belirterek;

“Benim buradaki tüm gayretim kendimi seçtirmek değil çünkü Elazığ’da bir de sorun yok zaten garanti, mesele ben kendimi garantileyeyim değil tam tersine kendim seçimi kaybediyormuşum gibi çalışıp 2 milletvekili getirmek. Benden sonrada burada CHP’nin oylarını geleneksel hale getirip enazından her dönem CHP’nin Elazığ’dan milletvekili olmasını sağlamak. Ben Elazığ’da bir daha seçilmenin değil CHP’nin iktidar olması için bir iz bırakarak çalışma içerisindeyim. Herkesin dostluk ilişkileri farklıdır, birbirimize karşı küskünlerimiz kırgınlarımız olabilir ama bugün bu iktidardan kurtulmak istiyorsak adaletin hukukun yargının siyasallaştığı bir dönemde değil herkesin yurttaşlık hakkının anayasa güvencesi altına alındığı, özgürlüklerin sınırsız olduğu, gençlerimizin iş kaygısı yaşamadığı, din ve mezhebinden dolayı kimsenin dışlanmadığı özgür bir Türkiye yaratmak istiyorsak hepimiz kendi aramızdaki çelişkileri bırakacağız Cumhuriyet Halk Partisi’ni iktidar yapacağız ve bu yolu birlikte yürüyeceğiz” ifadelerini kullandı.

“Biz çözüm odaklı siyaset yaparak oylarımızı artırdık”

Erol, Elazığ’da oylarını 18 binden 78 bine çıkardıklarını belirterek Elazığ’da Kavga ve gerilim üzerinden siyasetin bir karşılığının olmadığını, Yönetme iddiasını ortaya koymaları gerektiğini ifade etti.

Erol;

“Benim buradaki siyaset tarzım ve dilimle ilgili partililerden eleştiri de alıyorum çok AK Parti’ye karşı keskin ifadeler kullanmıyorsun, eleştirmiyorsun gibi. Arkadaşlar biz çözüm odaklı siyaset yaparak oylarımızı artırdık. Denenmiş bir yöntem var çözüm odaklı bir siyaset diliyle 18 binden 78 bine çıkmışız bu dil siyaset dili Elazığ’da tuttu demek, karşılık gördü demek. Bunu bırakıp karşılık bir siyaset yaparsak belki mevcut olanı da kaybedeceğiz. O yüzden çözüm odaklı siyaset olmalı. Kavga ve gerilim üzerinden sol adına CHP adına bir Elazığ’da karşılığı yok. Bizim yapmamız gereken siyaset dili bu herkesle el sıkışacağız, herkese gideceğiz, kurumlara belediyelere gideceğiz. Biz bu şehrin ortak aklı olacağız, biz bu şehrin çözümlere öneri getirerek çözülen aklı olacağız. Eğer ideolojik olarak biz bir siyaset dili izlersek vallahi Gazi Caddesi’nde gezerken bile risk altında oluruz. Şehrimizin gerçeklerine ve önceliklerine göre siyaset dilini geliştireceğiz. Ben her yerde söylüyorum Cumhuriyet Halk Partisi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu bir parti ve Cumhuriyet Halk Partisi devleti kuran bir parti biz mücadele edeceğiz direneceğiz söylemlerini bırakacağız. 70 yıldır bunu diyoruz ama sonuç aldık mı? Almadık. Ne diyeceğiz? Yönetme iddiasını ortaya koyacağız. Biz bu ülkeyi sizden daha iyi yönetiriz, sosyal adaleti sizden daha iyi getiririz, evrensel değerleri sizden daha iyi bu ülkede yaşatırız, gençlerimize izden daha fazla sahip çıkarız, kadın özgürlüğünü sizden daha fazla savunuruz, eğitimde özgürlüğü sizden daha fazla getiririz yani biz mevcuttu kötülemek yerine mücadele edeceğiz, direneceğiz yerine biz bu ülkeyi önetme iddiasını ortaya koyacağız. Cumhuriyetin temel değerlerine geri döneceğiz, devletçiliği geri getireceğiz, liyakatı geri getireceğiz diyerek Türkiye’ye yeni bir umut ve heyecan yaratmamız gerekiyor. Bu yüzden sizlere ihtiyaç duyuyorum. Elazığ kozmopolitik bir yer risklere açık bir yer bu şehrin geçmişini hepimiz biliyoruz 80 öncesini biliyoruz, mahallelerin nasıl kutuplaştığını nasıl ayrıştığını insanların birbirine yaklaşımlarını biliyoruz biz o günlerin siyasetçisi olmayacağız biz kardeşlik hukukunun çalıştığı, herkesin inançlarına, değerlerine yaşam tarzına saygı duyan siyaset anlayışına saygı duyan bir siyaset anlayışı getireceğiz. Bu anlamda kongremizde yeni bir kadroyla tüm arkadaşlarımızın bu partiye emeği var hepinizin de hakkıdır yönetimde yer almak ama sonuç itibariyle rakamlar elimizde belli onun için kendime göre geçmiş kongrelerde yapılan hataların hatalarını da kısmet giderek yeni bir oluşumun içerisine girdik. Burada önemli olan kimin delege olduğu kimin yönetime girdiği değil burada önemli olan iki şey var. Bir dahaki dönem Elazığ’da 2 milletvekili çıkarmak. Daha sonra önümüzdeki dönemde artık eskiden olduğu gibi Maden’de, Sivrice’de, Keban’da olduğu gibi belediye başkanlıklarını almak iddiamız bu. Partide delege olsan nolur olmasan nolur önemli olan partinin iktidar olması, Elazığ’da belediye almak. Biz Elazığ’da eğer bu dönem 1 belediye alsaydık sosyal demokrat belediyesini tüm Elazığ’a gösterir inanın bir dahaki dönem biz Elazığ Belediyesi’ni bile alırdık. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımızın Elazığ depreminden sonra Sayın Genel Başkanımız gelerek açılışını yaptık. Bir okula yapılan para 730 milyon ki belediyenin okul yapma sorumluluğu olmadığı halde. Sırf Elazığ’a katkı vermek amacıyla. Bizim Elazığ’da bir belediyemiz olsaydı biz o ilçeyi Büyükşehir belediyelerimizin ve aynı zamanda bakanlıklar ve devletin de katkısını alarak bu bölgede bir parlayan yıldız yaratırdık. bir farklılığı yaratmak için yalnızca milletvekilinin siyaset dili tarzıyla sonucu çok değiştiremeyebiliriz ama bir belediye alarak orada bir farklılık yaratırsak bir dahaki dönem bu dönemde olduğu gibi aday bulamamazlık değil belki belediye başkanlıkları için ön seçimler yağacağız. Geleceğe bakalım. Hepinizden isteğim ve ricam sırt sırta vereceğiz, omuz omuza vereceğiz Elazığ’da 2 milletvekilliği diyeceğiz ve Elazığ’da yerel seçimlerde iddia koyacağız. Kongremizin hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.